Archive for the ‘sebze yemekleri’ Category
5
Oca
Posted by hanemdepisenler in Çorbalar, köfteler, sebze yemekleri. Tagged: baharatlı sebze tuzu, ekşili köfte, ev yemekleri, evde pratik tarifler, köfte, kerevizin faydaları, kerevizli terbiyeli köfte, kolay çorba tarfileri, kolay yemek tarifleri, kış çorbaları, kış sebzeleri, kış yemekleri, light tarifler, pratik tarifler, sebzeli terbiyeli köfte, soğuklarda iç ısıtan yemekler, terbiyeli köfte, terbiyeli tarifler, yumurta sarısı ile terbiye, zerdeçallı tarifler, zerdeçalın faydaları. Yorum bırakın

2015 soğuklarıyla birlikte geldi. Bugün ne pişirsem diye düşünürken hem ısıtıcı hem besleyici hem de pratik bir şey yapmak istedim. Yapıp öğlen yemeğinde servis ederken de bu güne kadar bu yemeğimi blogda paylaşmadığımı fark ettim. Belki basit bir ev yemeği olarak gördüğüm için ya da denk gelmediği için. Oysa basit olması çok lezzetli olmasına engel değil, hatta kimi zaman en büyük lezzetler sadelikle geliyor.
Her evin her yörenin de kendine göre bir ekşili köftesi vardır değil mi? Benimki de bizim ağız tadımıza uygun, içinde tüm besinleri barındıran tek tabakta bir öğün içeren bir tarif ve çooook lezzetli:) Terbiyesinden gelen kremamsı sosunun içinde bol sebzeli, pirinçli kıymalı mini köfteleriyle bol proteinli, çok besleyici. Küçük çocuklarınıza severek yedirebileceğiniz gibi inanın büyüklerin de çok hoşuna gidiyor. Kerevizin tek başına yemeğini sevmeyen hem çocuklara hem büyüklere kereviz yedirmenin de iyi bir yolu bu yemek bence, tadı tek başına yemeğe hakim olmuyor ama çok büyük bir lezzet ekliyor. Yapması da çok kolay, zaten bütün ev hanımları bilir ama ben henüz denememişler için tarifimi veriyorum:

Malzemeler :
– 250 gr orta yağlı dana kıyması
– 1/2 çay bardağı pirinç
– 1 ufak kuru soğan
– 1 yumurta akı
– tuz, karabiber
– köfteleri bulamak için 2 kaşık un
– 1 orta boy patates
– 1 iri havuç
– 1 küçük boy kereviz (kök ve yeşillikleri ile birlikte)
– 1 tatlı kaşığı zerdaçallı sebze tuzu
– 2-3 yemek kaşığı sıvı yağ yada zeytinyağı
– 2 yumurta sarısı
– 1 limon suyu
Patates, havuç ve kök kerevizi soyup ayıklayın, yıkayın. Çok ufak olmayan küp biçiminde doğrayın. Büyük bir tencereye sıvı yağ ilave edin, orta ateşe alın. Yağ ısınınca doğranmış sebzeleri ekleyin ve sebzeleri soteleyin. Bir kaç dakika sotelenip lezzetlenen (aynı zamanda suda pişerken şekillerini korumaları da daha kolay oluyor böylece) sebzelerin üzerine 1 litre kadar sıcak su ilave edin, az tuz ekleyip pişmeye bırakın.
Sebzeler pişerken kuru soğanı rendeleyin, pirinci yıkayıp süzün. Kıymanın üzerine rendelenmiş soğan, pirinç, yumurta akı, tuz ve karabiber ekleyip yoğurun. Yaptığınız harçtan cevizden ufak top köfteler yuvarlayın. Geniş bir tabak veya tepsiye iki kaşık un serpin. Köfteleri unlanmış tabağın üzerine koyun, sallayarak her taraflarının una bulanmasını sağlayın.
Bu arada yarı pişmiş sebzelerin üzerine yuvarladığınız unlanmış köfteleri ekleyin, bir tatlı kaşığı zerdeçallı sebze tuzundan ilave edin. Bu baharatlı tuz kısmı elbette tercihe bağlı ama inanın lezzetine büyük katkı sağlıyor. Siz dilerseniz sadece tuz ve karabiber ilavesiyle yetinebilirsiniz. Veya uzun uzun sebze tuzu hazırlamak istemezseniz sadece bir çay kaşığı zerdeçal ekleyin çok faydalı bir baharat. Köfteler pişip pirinçleri iyice kabarana kadar 10-15 dk kaynatmaya devam edin. Diğer yanda iki yumurta sarısını bir limonun suyu ile iyice çırpın, kaynayan yemeğin suyundan az az ilave ederek alıştırın. Ilınmış yumurtalı terbiyeyi tencereye döküp karıştırın. Altını kısıp bir kaç dakika daha pişirin. Yemeğimizin kıvamı içindeki sebzeler, köftelerin üzerindeki un ve terbiyedeki yumurta sarısı nedeniyle kıvamlı bir hal alacak. Terbiyesi piştikten sonra ocağı kapatın, kerevizin taze yeşil yapraklarından bir avuç kadarını maydanoz gibi kıyın ve yemeğe ilave edin. Yemek/çorbamız dumanı tüterek tüm nefasetiyle servise hazır 🙂

Afiyet olsun !
18
Kas
Posted by hanemdepisenler in sebze yemekleri. Tagged: beşamel, beşamelli ıspanak, fırında ıspanak, kolay davet yemekleri, kış sebzeleri, pratik sebze yemekleri tarifleri, pratik tarifler, sebze sote, sebze yemekleri, ıspanak, ıspanak sote, ıspanaklı tarifler. Yorum bırakın

Bu pratik tarifi televizyonda izlemiştim bir kaç yıl önce. Kış sofralarında hoş bir sebze yemeği veya yan yemek olarak çok lezzetli bir alternatif, üstelik yapımı da çok kolay. Ispanağa pastırma çok yakışıyor, bir de beşamelle birleşince nefis oluyor.

Malzemeler :
– 500 gr ayıklanmış temizlenmiş ıspanak
– 1 ufak patates
– 1 havuç
– 1 kuru soğan
– 1 adet kırmızı kapya biber
– 2-3 dilim pastırma
– 1-2 diş sarımsak
– zeytinyağı
– tuz, karabiber
Beşamel için;
– 250 ml süt
– 1 yemek kaşığı un
– 1 yemek kaşığı tereyağı
– tuz, karabiber, muskat rendesi
– yarım su bardağı rende kaşar peyniri
Ayıklanmış, yıkanmış ıspanakları iri parçalara doğrayın. Patatesi, havucu, biberi ve soğanı soyup tavla zarı biçiminde doğrayın. Pastırmayı da küçük parçalara doğrayın. Büyük bir tavaya bir kaç kaşık zeytinyağı koyun ve ısınmaya bırakın. Sırayla soğan, havuç, biber ve patatesleri ekleyerek orta ateşte soteleyin. Pastırmayı da ilave edip pişirmeye devam edin. Sebzeler yumuşadığında ıspanakları ve ince kıyılmış sarımsağı ekleyin. Ateşi yükseltin ve harlı ateşte ıspanaklar sönene kadar kısa süre pişirin. Ispanağı zümrüt yeşil halde bırakın çok öldürmeyin. Karışımın tuzunu, karabiberini ayarlayın. Pişen sebze karışımını bir fırın kabına yayın.

Beşamel sos için bir kapta sütü ısıtın. Başka bir sos tenceresinde tereyağını eritin, unu ekleyip kavurun, rengi dönmeden sıcak sütü ekleyip karıştırın. Pürüzsüz bir kıvam alana kadar sosu sürekli karıştırarak pişirin. Beşamel sosun kıvamı çok koyu olmamalı, eğer öyle olduysa biraz daha süt ilave edin. Tuz, karabiber ve muskat rendesi ekleyin.

Sosu sebzelerin üzerine yayın, en üste de kaşar rendesi serpip fırına verin. Tüm lezzetler birbiri ile bütünleşene ve üstü kızarana kadar yaklaşık 20 dk 180 derece fırında pişirin. Fırından aldıktan sonra biraz dinlendirip servis yapın.

Afiyet olsun!
9
Eyl
Posted by hanemdepisenler in light tarifler, sebze yemekleri. Tagged: bostan patlıcanı, domates, domates sosu, hafif yemek tarifleri, italyan mutfağı, italyan yemekleri, mozerallalı patlıcan yemeği, patlıcan parmesan, patlıcan yemekleri, pratik yemek tarifleri, yaz yemekleri. Yorum bırakın

Okul mevsimi geldi, yaz resmi olarak bitti, sonbahar yavaş yavaş yüzünü gösteriyor. Ama ben kendimi yazdan koparmakta zorlanıyorum. Sonbahar meyve ve sebzelerine geçmeden, güzel patlıcanların mevsimi tam olarak bitmeden size güzel bir patlıcan yemeği alternatifim var. Etsiz ama protein değeri yüksek, çok lezzetli bir İtalyan mutfağı klasiği ; Patlıcan Parmesan. Orjinalinde patlıcanların kızartılarak yapıldığı tarifi sizler için ve kendim için hafifleştirdim 🙂 Patlıcanları fırında kızartıyoruz, daha az yağlı ama lezzetinden bir eksilme olmuyor. Haydi birlikte yapalım;
Malzemeler :
– 2 adet iri bostan patlıcan
– 1 kg olgun domates
– 300 gr mozeralla peyniri
– 100 gr parmesan peyniri
– zeytinyağı
– kurutulmuş fesleğen
– 2 diş sarımsak
– 1 kesme şeker
– tuz, karabiber
Patlıcanları kaplamak için;
– 1-2 yumurta
– un
– kurutulmuş ekmek kırıntısı veya galeta unu
Patlıcanları alacalı soyun ve enine 1 cm kalınlığında dilimleyin. Üzerine tuz serpip 30 dk kadar bekletin. Patlıcan dilimlerini kağıt peçete ile kurulayın. Bir kasede yumurtayı az su ile çırpın. Bir tabağa bir miktar un koyun, diğer bir tabağa da ekmek kırıntılarını koyun. Patlıcan dilimlerini önce una, sonra yumurtaya ve en son olarak ekmek kırıntılarına bulayın. Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizin. Üzerlerine fısfıslı yağ şişesi ile zeytinyağı sıkın. Patlıcanları ters çevirip diğer yüzlerini de yağlayın. Fısfıslı şişeniz yoksa bir fırça ile yağ sürebilirsiniz. 200 derece fırında patlıcanlar kızarana kadar yaklaşık 30 dk pişirin, gerekirse arada maşa ile patlıcanları alt üst edin.

Domates sos için domatesleri rendeleyin, tencereye alın. Bir kaç yemek kaşığı zeytinyağı ilave edin. İki diş sarımsağı ince kıyın ekleyin. Tuz, karabiber, bir kesme şeker ve bir tutam kuru fesleğen ekleyin. Orta ateşte domatesler suyunu kaybedip koyulaşana kadar pişirin.
Mozeralla peynirini ince dilimler halinde kesin. Parmesan peynirini rendeleyin. Bir fırın kabının dibine bir kaç kaşık domates sosu yayın. Üzerine bir sıra halinde patlıcanları dizin. Her patlıcan diliminin üzerine gelecek şekilde mozeralla peyniri koyun, onların üstüne hepsini kaplayacak kadar bolca domates sosu yayın. En üste parmesan peyniri rendesi serpin. Geriye kalan patlıcanları ikinci sıra olarak dizin. Aynı işlemleri sırasıyla tekrarlayarak malzemeleri dizin.

Fırın kabını 180 derece ısıtılmış fırına koyun. 30 -35 dakika peynirler eriyip tüm lezzetler birbiriyle harmanlanana kadar pişirin. Fırından aldıktan sonra 10 dk dinlendirip servis edin.

Yumuşacık lezzetli patlıcanlar nefis erimiş mozeralla peynirleri ile bir olmuş ve üstüne bol domates sosu ve parmesan lezzeti gerçekten çok keyifli. Güzel domateslerin ve patlıcanların zamanı geçmeden deneyin lütfen.
Afiyet olsun!
4
Ağu
Posted by hanemdepisenler in Ege mutfağı, sebze yemekleri, Soğuk içecekler, zeytinyağlılar. Tagged: acılı, bamya, ege yemekleri, ekşili bamya, ev yapımı içecekler, ev yapımı şerbetler, klasik sebze yemekleri, kolay sebze yemekleri, koruk ekşisi, koruk şerbeti, meyve suları, sebze yemekleri, serinletici içecekler, sızma zeytinyağı, Urla bamyası, uzun bamya, yaz için ev yapımı serinletici doğal içecekler, yaz sebzeleri, zeytinyağlı yemekler, İzmir mutfağı. 1 yorum

Bayram tatili sonrası pazarda alışveriş yaparken Ege bamyalarını görünce dayanamadım. Kırmızılı Urla bamyalarından değillerdi ama ne yapalım burada Ege bamyası da sık bulunmuyor ki. Tazecik ama uzun bamyaları bulunca kaçırmadım.
Anneannem bamyayı zeytinyağlı olarak koruk ekşisiyle yapardı mevsiminde, bir de içine bir iki acı yeşil biber atardı, nefis olurdu. Bana onu hatırlatan bir kaç yemekten biridir acılı bamya. Bizde daha çok piliçli Yalova bamyası tercih edilse de ev ahalisi tarafından arada uzun bamya buldukça acılısını da yapıyorum ve neredeyse hepsini kendime saklamak istiyorum 🙂
Koruk ekşisi da bana anneannemi hatırlatan şeylerden biri. Anılarımız ne kadar yiyeceklerle bağlantılı değil mi, kokular da öyle. O tat veya koku bizi geçmişimize götürüveriyor. Koruk ekşisi ya da şerbeti denince hemen çocukluğumda anneannemin buzdolabındaki şerbet şisesi geliyor aklıma. Mevsim başında daha üzümler olgunlaşmadan koruk halindeyken bağdan toplanan olmamış üzümler eve getirilir, güzelce yıkanır ve tanelenirdi. Anneannem onları ezerek sıkar ve sularını çıkarırdı ve bolca şekerle şurup haline getirir şişelere doldururdu. Hiç kaynatmadan yaptığı bu şurup meyvenin tüm tazeliğini ve vitaminini taşırdı. Bilenler bilir koruk ekşisinin çok kendine has bir tadı vardır. Nefis ekşiliğinin yanında hafif buruktur da. Koruk şerbeti içmek istediğimizde dolaptaki konsantreden bardağımıza bir parmak kadar koyar üstünü soğuk suyla tamamlardık. İşte nefis, iç açıcı ve serinletici içeceğimiz hazır 🙂 Ne kadar şanslıymışım ki bu güzellikleri yaşamışım. Elimden geldiğince bazılarını yaşatmaya çalışıyorum hala.

Bamyaları pazardan alıp eve gelince binamızın bahçesindeki asmanın koruklarının hala olgunlaşmamış olduğunu gördüm ve evet dedim bu yemek mutlaka koruk ekşisiyle olmalı. E hazır toplamışken birazıcık da şerbet yapabiliriz.

Emre’ye hoş bir sürpriz oldu, tadını çok beğendi. Neyse ki onunla tat zevklerimiz çok uyuyor.
Yemeğimize gelecek olursak, alt tarafı bir sebze yemeği için bu kadar laf salatası demeyin ne olur. Bazen bir yemek bir yemekten çok daha fazlasını ifade ediyor. Bu da onlardan biri benim için ve sizlerle paylaşmak istedim. Acı ve ekşi birlikteliğini seviyorsanız mutlaka bir şanş verin derim.
Gelelim yemeğimizin tarifine :
– 500 gr uzun Ege bamyası
– 4 domates
– 1 kuru soğan
– 2-3 acı sivri biber (acılık oranını nasıl tercih ediyorsanız öyle)
– Bir Türk kahvesi fincanı kadar koruk ekşisi (eğer bulamıyorsanız bir limon suyu)
– 1 çay bardağı sızma zeytinyağı
– tuz
Bamyaları yıkayın, süzün. Bir tepsiye temiz mutfak havlusu serin, üzerine yıkadığınız bamyaları tek sıra olarak yayın. Balkonda ya da uygun havadar bir yerde kurumaya bırakın. Bu püf noktası önemli, çünkü ben de annem ve anneannemden böyle öğrendim. Ayıklamadan önce yıkayıp kuruttuğunuz bamyalar ayıklandıktan sonra pişerken salyasını bırakmıyor. Burada kurutmaktan maksadımız yıkama suyunun giderilmesi, yoksa kışlık kurutmuyoruz 🙂 Bamyaları tepeleri üçgen olacak şekilde ayıklayın. Soğanı yemeklik doğrayın. Biberleri iri parçalara bölün. Domateslerin kabuklarını soyup küp küp doğrayın. Korukları ayıklayıp havan veya bir kavanoz yardımıyla ezin, suyunu süzün.
Tencereye zeytinyağını koyun, önce soğanları ilave edip orta ateşte hafif yumuşayana kadar kavurun. Sonra domatesleri ilave edin, tuz ekleyip pişirmeye devam edin. Domatesler yumuşadığında bamyaları ve biberleri ekleyin.

Hemen koruk suyu ya da limon suyunu üzerine gezdirin. Bu nokta da salyalanmayı önlemek için önemli unutmayalım. Ben bir kaç koruk tanesini de yemeğin içine atıverdim. Şöyle bir karıştırıp domatesin bıraktığı suyun durumuna göre sebzelerin hizasına kadar sıcak su ekleyin. Kapağı kapatıp orta-kısık ateşte pişirmeye bırakın. 20 -25 dk kadar sonra bamyalar yumuşayıp arzu ettiğiniz kıvama geldiğinde altını kapatın. Ben şahsi olarak çok ezilmiş hallerini sevmediğim için yumuşak ama çatala gelecek hale gelene kadar pişiriyorum.
Her ne kadar yemeğimiz zeytinyağlı olsa da bir Egeli olarak sıcak – ılık arası yemeyi seviyorum sebzelerimi, bence siz de öyle yapın. Tadına varacaksınız eminim 🙂

Afiyet olsun!
20
Tem
Posted by hanemdepisenler in enginar, meze, sebze yemekleri, zeytinyağlılar. Tagged: ara sıcak tarifleri, çanak enginar, beğendi, beğendili enginar, ege yemekleri, enginar, enginarlı tarifler, kırmızı biber, patlıcan beğendi, patlıcan beğendi doldurulmuş kırmızı biber, vejateryen tarifler, zeytinyağlı enginar. Yorum bırakın

Yaz davetlerinizde sofranızı renklendirecek bir ara sıcak tarifim var sizin için bugün. Temel malzemelerimiz patlıcan, enginar ve kırmızı biber. Yazın hep el altında olan bu güzel sebzelerle son derece pratik ve lezzetli bir tabak hazırlayabiliriz. Yine kesin ölçüler vermeyeceğim, sizler kendi miktarınıza göre ayarlayabilirsiniz adetleri, ben dört adet enginar kullanmıştım.
Malzemeler:
– 4 adet çanak enginar
– 4-6 adet kırmızı biber
– 4 adet patlıcan
– 2 yemek kaşığı kadar un
– 2 yemek kaşığı kadar tereyağı
– 1,5 – 2 su bardağı süt
– Bir miktar kaşar ya da İzmir tulumu rendesi
– tuz, karabiber, muskat rendesi
– zeytinyağı
– limon

Patlıcanları ve kırmızı biberleri ateşte közleyin. Biberleri terletip soyun, bütünlüğünü bozmamaya çalışarak çekirdeklerini çıkarın. Patlıcanların kabuklarını soyun, ince kıyın. Enginarları biraz zeytinyağı, limon, tuz ve şeker eklenmiş suda hafif yumuşayana kadar pişirin.
Beğendi için bir tavada tereyağını eritin, unu ekleyip kavurun. Unun rengi çok sararmadan ezilmiş patlıcanları ekleyin, kavurmaya devam edin. Bir bardak sütü ilave edin homojen hale gelene kadar karıştırın. Kaynamaya başladığında koyuluğunu kontrol edin gerekiyorsa kalan sütten azar azar kıvamı tamam olana kadar ilave edin. Tuz, karabiber ve muskat rendesi ekleyerek tatlandırın. Çok yumuşak kıvamda bir beğendi olmasın biraz koyu kıvamlı olması daha iyi olacaktır. İçine peynir rendesini ekleyip ocaktan alın ılınmaya bırakın.
Bir fırın kabına enginarları alın, her birinin içine dolduracak kadar beğendi koyun. Közlenmiş kırmızı biberlerin içlerini de beğendi ile doldurun, kaba yerleştirin. Üzerlerine sızma zeytinyağı gezdirin. 180 derece fırında hafifçe üstleri kızarana kadar 20 – 25 dk pişirin. Fırından çıkardıktan sonra 10 dk dinlendirip servis yapın.
Bir davet sofrasında güzel bir ara sıcak veya bir vejateryen öğle yemeği olarak mükemmel bir tarif bence. Deneyin derim 🙂

Afiyet olsun!
8
Tem
Posted by hanemdepisenler in Börekler, ekmekler, kahvaltı, mayalı hamurişleri, sebze yemekleri, zeytinyağlılar. Tagged: aromatik otlar, çanakkale domatesi, beyaz peynir, biberiye, evde ramazan pidesi tarifi, fesleğen, fırın domates, iftar için tarifler, iftariyelikler, kolay pesto, kolay ramazan pidesi, kolay ramazan tarifleri, pesto sos, ramazan pidesi, ramazan tarifleri, sıcak pide, sızma zeytinyağı, yumurtalı ramazan pidesi. 2 yorum

Uzuuuun bir aradan sonra buradayım tekrar. Aile büyüğümüzün kaybı nedeniyle epey bir süre canım yazmayı istemedi. Sayfamı ihmal ettiğim düşüncesi hep kafamın içinde beni rahatsız etse de elim gitmedi. Yeni yeni tekrar bu enerjiyi ve arzuyu yakaladığımı hissediyorum. Eğer bekletmiş olduklarım varsa hepinizden af diliyorum ve elimden geldiğince çok tarifle arayı kapatmaya çalışacağım diyorum.
Tekrar Ramazan’a kavuştuk, inşallah daha pek çoklarını sağlıkla yaşarız. Ramazan benim için pek çoklarınızın olduğu gibi pidesiyle özleşmiştir. Pidesiz bir Ramazan sofrasını düşünemiyorum. Beyaz ekmeği hemen hemen beslenmemizden çıkarmış olsak da Ramazan pidesine gelince tüm kurallar unutuluyor benim için. Çocukluğumda iftara dakikalar kala evin yakınındaki fırında sıcak pide sırası beklediğim anlar hala taze zihnimde. Fırından çıkmış sıcacık pidenin elimi yakan sıcaklığına katlanmaya çalışarak koşa koşa eve gitmek, iftar sofrasına yetiştirmek, sıcak pideden koparılan bir çimdik bizim neslin ortak hatıralarıdır sanırım.

Şimdilerde evin çok yakınında bir fırın olmadığı için fırından yeni çıkmış bir pideyi iftara yetiştirmek mümkün olmuyor ne yazık ki. Taze ama soğuk pidelerle idare ediyoruz. Şef Arda Türkmen’in La Cucina Italiana dergisinde yazdığı Ramazan pidesi tarifini görünce hemen denemek istedim. Mayalanma ve pişme süresini ayarlayınca tam vaktinde iftara sıcak sıcak pidemiz yetişti 🙂 Mutlu ve tatmin olmuş ben 🙂
Bu pideyi başka yemeklerin gölgelemesini istemediğim için yanına çok sade bir şeyler eşlik etsin istedim. Elimin altında olan güzel malzemelerle bir fırın domates yaptım. Yumuşacık ve sıcak pidemi domatesin sularına ve aromatik zeytinyağına batırdığımda hımmm harikaydı. Tariflere gelecek olursak oldukça kolay hepsi:
Ramazan Pidesi : 4 adet pide için
– 1 kg un
– 600 -650 ml su
– 100 ml sıvı yağ
– 16 gr instant maya
– 25 gr tuz
– 75 gr toz şeker
üstü için:
– 1 yumurta sarısı
– 1 yemek kaşığı sıvı yağ
– 1 yemek kaşığı yoğurt
– susam ve çörek otu
Aromatik fırın domates :
– 2 adet Çanakkale domates
– erimeyen bir cins peynir (ben evde olan süzme beyaz peynir kullandım, sizin elinizde hangisi varsa onu kullanın)
– bir kaç diş sarımsak
– taze biberiye
– deniz tuzu
– taze çekilmiş karabiber
– sızma zeytinyağı
– fesleğen pesto sosu
– taze fesleğen yaprakları
Pide hamuru için tüm malzemeleri teraziyle ölçerek hazırlayın. Kıavamı tutturmak için bu önemli maalesef. Ben tarifi birebir uyguladım ve başarılı oldum. Eğer tezgah tipi mikseriniz varsa onunla yoksa elinizle yoğurun. Oldukça yumuşak bir hamur olacak ama sakın ilave un eklemeyin. Güzelce yoğurulmuş hamurunuzu hafifçe yağlanmış geniş bir kaba alın. Kabın üzerini streç filme kapatın, sakin bir ortamda mayalanmaya bırakın. Bu sıcak havalarda bir saat olmadan hamurumuz iki katına kabarmış oluyor. Hamuru dört eşit parçaya bölün, bolca unladığınız tezgahta elinizle hamura şekil verin. İçine pişirme kağıdı serdiğiniz fırın tepsisine alın. Parmaklarınızı hamura batırarak fazla havasını alın, pide şekli verin. Tepsi mayası için 15 dk bekleyin, tekrar kabardığını göreceksiniz. Hamurun üzerine bir kapta karıştırdığınız yumurta sarısı, sıvı yağ ve yoğurt karışımını firçayla sürün. Önceden 200 dereceye ısıtılmış fırında 20 -25 dk altın sarısı kızarana kadar pişirin. Fırından alıp 10 dk dinlendirdikten sonra servis yapabilirsiniz.

Aromatik otlu domateslere gelince; domatesleri 1 cm kalınlığında dilimleyin, fırın kabına yerleştirin. Üzerine taze çekilmiş karabiber ve az tuz serpin. Bir kaç diş sarımsağı kabuğu ile çok az vurup kabuklu halde aralara atın. Bir kaç dal biberiye serpiştirin. Her bir domates dilimi için peynir dilimleri kesip üstlerine yerleştirin. Peynir olarak isterseniz iyi cins bir Ezine peyniri veya keçi peyniri kullanabilirsiniz. Üzerine gönlünüze göre sızma zeytinyağı gezdirin ve fırına verin. 20 dk kızgın fırında domatesler hafifçe yumuşayıp peynir azıcık renk alana kadar pişirin. Bu arada ısınan zeytinyağı ve domatesler koyduğumuz bütün aromatik tatları içine çekecek ve nefis bir tat oluşacak. Fırından aldıktan sonra her bir dilimin üzerine bir tatlı kaşığı pesto sos koyun, taze fesleğen yaprakları serpiştirin. İşte nefis bir sıcak başlangıç tabağı hazır, yanında fırından yeni çıkmış pide ile bence çok lezzetli.

Fesleğen pesto sosu marketten hazır alabileceğiniz gibi dilerseniz hızlıca kendiniz de hazırlayabilirsiniz. Hemen tüketilecek bir fesleğen pesto için bir mutfak robotunun içine bir demet fesleğen yaprağını koyun. üzerine 2 yemek kaşığı dolmalık fıstık, bir diş sarımasak, 2 yemek kaşığı parmesan peyniri rendesi ekleyin. Az tuz ve karabiber de ekledikten sonra robotu çalıştırın. Tüm malzemeler ezilirken robotun haznesinden azar azar sızma zeytinyağı koymaya başlayın. Karışım bir sos yumuşaklığına geldiğinde kullanacağınız pestonuz hazır. Çok da zor değil, değil mi? Yeter ki malzemeler el altında olsun. Fesleğen pesto makarnalarda, sebzelerde ve salatalarda eklendiği yemeği bir üst seviyeye taşıyan bir lezzet, denemeye değer doğrusu.
Afiyet olsun!

2
Mar
Posted by hanemdepisenler in köfteler, Makarnalar, sebze yemekleri. Tagged: bezelye, biftek köfte, biftek soslu köfte, fettucine, fettucine alfredo, kremalı makarna, parmesan soslu makarna, salisbury steak, soğan soslu biftek köfte, soğan sosu, tereyağlı bezelye. Yorum bırakın

Köfte yemeklerini seviyoruz, mutfağımızda ne çok da köfte çeşidi vardır değil mi hepsi de birbirinden güzel. Bu tarifimiz ise biraz daha farklı, kıyma kullanıyoruz ama biftek tadında bir köfte hazırlıyoruz üstünde soğan sosuyla. Yanında gerçekten denemenizi istediğim sote bezelye ve fettucini alfredo ise başlı başına lezzet ve tarifler. Bir yazıda üç tarif ve mükellef bir tabak. Hazırsanız başlıyoruz;
Soğan soslu biftek köfte
Malzemeler :
Köfte için;
– 700 gr az yağlı dana kıyma
– 1/2 bardak kurutulmuş ekmek kırıntısı
– 1 çay sarımsak tozu
– 1 çay kaşığı soğan tozu
– 1/2 çay kaşığı toz kırmızı biber
– 1 yemek kaşığı hardal
– 1 yemek kaşığı ketçap
– 1 yemek kaşığı Worcestershire sos
– 1 tatlı kaşığı tuz
– 1 çay kaşığı karabiber
– pişirmek için 1 yemek kaşığı tereyağı ve 1 yemek kaşığı zeytinyağı
Soğan sos için :
– 1 büyük soğan
– 1 büyük bardak et suyu (veya bir bardak suda eritilmiş dana bulyon)
– 1 yemek kaşığı ketçap
– 1 yemek kaşığı Worcestershire sos
– 1 tatlı kaşığı nişasta
– bir çimdik tuz, karabiber

Tüm köfte malzemelerini bir karıştırma kabında bir araya getirin. Yoğurup avuç içi büyüklüğünde köfteler halinde şekil verin. Elinizin yanı ile üzerine bastırarak ızgara şekli verin.

Bir tavayı ocağa alıp kızdırmaya başlayın. Bir kaşık tereyağı ve bir kaşık zeytin yağını tavaya ekleyin. Köfteleri arkalı önlü güzelce kızartın. Kızarmış köfteleri tavadan alın.

Bir büyük soğanı salata soğanı biçiminde doğrayın. Köfteleri aldığınız tavaya koyun. Soğanları kalan yağda soteleyin. Soğanlar pişerken etlerden tavaya yapışmış bütün güzel lezzetleri de alacaktır. Soğanlar yumuşadıktan sonra bir kaşık ketçap ve Worcestershire sosu ekleyin, karıştırın. Ardından bir bardak et suyunu ilave edin, kapağı kapatıp soğanları et suyu ile 5-6 dk pişirin. Bir tatlı kaşığı nişastayı az su ile ezip sosa ekleyin, kıvam almasını sağlayın. Bulyon kullanmadıysanız kontrol edip gerekiyorsa tuz ve karabiber koyun.

Sosun içine daha önce pişirdiğimiz biftek köfteleri ekleyin sosla birlikte bir kaç dakika pişirin, sosla birleşmesini sağlayın. Altını kapatıp dinlendirin. Bu arada garnitürleri hazırlayın.
Bezelye Sote
Malzemeler :
– 3 adet havuç
– 250 gr donmuş bezelye
– 1 yemek kaşığı tereyağı
– 1 yemek kaşığı zeytinyağı
– tuz, karabiber

Havuçları soyup tavla zarı büyüklüğünde doğrayın. Bir tavaya tereyağı ve zeytin yağını alıp eritin. Havuçları tavaya koyup yumuşayana kadar 5-6 dakika soteleyin. Üzerine donmuş bezelyeleri çözdürmeden ekleyip sotelemeye devam edin. Bezelyeyi hep haşlamaya alışığız ama bu şekilde hem rengini koruyacak hem de lezzetinden hiç bir şey kaybetmeyecek inanın. Kısık ateşe alıp kendi yağıyla 7-8 dk pişirmeye devam edin. Eğer pişmediğini düşünüyorsanız arada içine bir kaç kaşık sıcak su ilave edebilirsiniz. Tatlandırmak için tuz ve karabiber ilave edin, bezelyeniz hazır.
Fettucine Alfredo
Malzemeler :
– 500 gr fettucine makarna
– 2 su bardağı ince rendelenmiş parmesan peyniri (100 gr)
– 1 su bardağı krema
– 50 gr tereyağı
– tuz,karabiber
3 litre kadar su kaynatın, içine bir çorba kaşığı tuz ilave edin. Kaynayan suya makarnaları atın, 8-10 dk haşlayıp süzün. Tencereye tereyağı ve kremayı koyup eritin. Kaynama noktasına gelen krema ve tereyağının içine bir bardak parmesan peynirini ekleyin. Karıştırıp eritin, karabiber ilave edin. Oluşan sosun içine süzülmüş makarnaları atın, karıştırmadan önce en üste kalan parmesan peynirini ekleyin. Hepsini iyice karıştırıp makarna ile sosu birleşmesini sağlayın. Fettucine Alfredo hazır, tıpkı Roma’daki gibi leziz 🙂

Şimdi tüm yemeği bir araya getirebilirsiniz, soğan soslu biftek köfte yanında bezelye sote ve fettucine Alfredo…
Afiyet olsun!
24
Tem
Posted by hanemdepisenler in light tarifler, sebze yemekleri, Tavuk. Tagged: beşamel soslu kabak, fesleğenli kabak, fesleğenli tavuk, girit kabağı, hafif yaz yemekleri, iftar için hafif tarifler, iftar için tarifler, kabak fırında, kabak graten, tavuklu kabak graten. Yorum bırakın

Ramazan ayını yarıladığımız bugünlerde iftar sofranıza hafif bir yemek eklemek isterseniz sizin için hoş bir tarifim var. Sıcak yaz günlerinde az yağlı, hafif yemekler hepimizin tercihi. Bu tabakta hem sebzesi, hem proteini hem sütü bir arada dengeli bir öğün bizi bekliyor.
Tombul Girit kabaklarının lezzetini çok seviyorum. Bence normal sakız kabaklarına göre daha yoğun bir tada sahip. Çocukluğumda İzmir’de minicik parmak kadar koyu yeşil Girit kabaklarını annem sadece azıcık haşlar ve bol zeytinyağı, limon ve sarımsakla soslardı. En sevdiğim salataydı. Son zamanlarda pazarlara çıkan bu tombul çeşitleri de hemen hemen aynı lezzette.
Bugüne kadar kabağa en yakıştırdığım ot taze nane veya dere otuydu yerine göre. Bu defa taze fesleğen kullandım ve fesleğenin girdiği her yemeği nasıl da bambaşka bir tada yükselttiğine bir kez daha şaştım. Gelelim nasıl yaptığıma;

Malzemeler:
– 3 adet tombul Girit kabağı
– 1 tavuk göğüs (veya kemiksiz kalça olabilir)
– 1 ufak kuru soğan
– 1 diş sarımsak
– bir kaç dal taze fesleğen
– limon kabuğu rendesi
– zeytinyağı
– tuz, karabiber
– 1 su bardağı süt
– 1 çorba kaşığı tereyağı
– 1 çorba kaşığı un
– muskat rendesi
– 2 çorba kaşığı rendelenmiş parmesan peyniri (veya izmir tulumu veya eski kaşar )
Kabakları temizleyip boylamasına ortadan ikiye kesin. Bir tencereye biraz su ile birlikte koyun, az tuz ekleyin. Orta ateşte kabaklar hafifçe yumuşayana kadar pişirin. Kabakları tencereden alın, soğuması için kenara alın.
Kuru soğanı ince yemeklik doğrayın, tavuk etini küp küp doğrayın. Bir tavayı ocağa alıp ısıtın, zeytin yağını ilave edin. Kızgın tavaya tavukları atın, sulanmasına izin vermeden soteleyin. Doğranmış soğanları ilave edip pişirmeye devam edin. Bir diş sarımsağı ince kıyıp limon kabuğu rendesi ile birlikte tavaya ekleyin. Fesleğenlerden bir kaç yaprak ayırıp kalanını ince ince kıyıp tavaya ilave edin. Tüm kokular yemeğe geçene kadar ve soğanlar pişene kadar orta ateşte kavurmaya devam edin. Pişmiş kabakların göbeklerini bir kaşık yardımıyla oyun. Çıkan kabak içlerini tavaya ilave edin. Kabakların suyuyla bir kaç dakika daha pişirin. Tuzunu karabiberini ayarlayın. Suyunu çektikten sonra tavayı ocaktan alın.
Bir sos tavasında bir kaşık tereyağını eritin, unu ilave edip kavurun. Un kavrulunca sütü ilave edin, sürekli karışırarak beşamel sosu pişirin. Tuzunu, karabiberini ayarlayın, muskat rendesi ilave edin. Rendelenmiş peynirin bir kısmını üstü için ayırıp kalanını sosa ilave edin.
Haşlanmış kabakları bir fırın kabına yerleştirin. Tavuklu harcı göbekleri oyulmuş kabaklara paylaştırın. Üstlerine beşamel sosu koyun, en üste kalan peynirlerden serpin. 200 derece fırında tüm lezzetler bir birine geçene ve üstleri kızarana kadar 20-30 dk pişirin.

Fırından çıkardıktan sonra taze kıyılmış fesleğen yaprakları ile servis edin. O bildik kabak ve tavuk tadının ne kadar farklı bir hal aldığına inanamayacaksınız.

Afiyet olsun!
10
Nis
Posted by hanemdepisenler in Girit yemekleri, sebze yemekleri. Tagged: araka, bahar, bahar sebzeleri, bezelye, etli sebze yemekleri, kabuklu bezelye, naneli bezelye, sultani bezelye, zeytinyağlı et yemekleri. Yorum bırakın

Bana göre için baharı müjdeleyen sebzelerden bir tanesi sultani bezelyedir. Çok kısa süre görünür pazar tezgahlarında, kısa zamanda bitiverir. Henüz dolmamış içleri ve tazecik kabuğuyla başka bir tadı var. Aslında kısa süre buharda haşlanmış veya diğer sebzelerle tavada yada vokda acele sotelenmiş diri ve yemyeşil halini de çok seviyorum ama kuzu etiyle tencere yemeği hali de pek lezzetli oldu doğrusu.
Taze baharlı otların çeşitli sebzelerle uyumu vardır ya hani kimisi maydanozla pek hoştur kimisi de mutlaka dereotuyla. Bezelye benim için çoğunlukla naneyle eşleşir. Bu yemeğimi de hem pişerken hem de servis ederken tazecik naneyle sundum, bahar tadı katmerlendi böylece.
Malzemeler :
– 750 gr sultani bezelye
– 500 gr kemiksiz kuzu eti (kol kısmından olursa daha iyi)
– 1 adet kuru soğan
– 1/2 demet taze nane
– 4 çeri domates
– 3 sap taze soğan
– 1 çay bardağı zeytinyağı (dilerseniz daha az kullanabilirsiniz, lezzeti arttırdığı muhakkak ama kalorisini de düşünmek lazım)
– tuz, karabiber
Soğanı yemeklik doğrayın. Tencereyi boş olarak ocağa alın, kızdırmaya başlayın. Çelik, döküm yada düdüklü tencere kullanmanızı tavsiye ederim. Teflon yada benzeri kaplamalı tencereleri ocakta uzun süre boş olarak ısıtmanız sağlık açısından risk taşıyabilir. Tencere iyice kızdığında içine zeytin yağını koyun. Yağ da ısınınca içine etleri ilave edin, suyunu salmasına müsaade etmeden etlerin mühürlenmesini sağlayın. Etler kızardıktan sonra içine soğanı ilave edin. Bir süre daha soteledikten sonra sıcak su ilave edip etleri pişmeye bırakın. Etler yumuşayıp piştiğinde içine ayıklanmış bezelyeleri, ikiye kesilmiş çeri domatesleri, iri doğranmış taze soğanı ve kıyılmış taze naneyi ekleyin. Tuz ve taze çekilmiş karabiber ile tatlandırın. Bezelyeler yumuşayıp istenen kıvama gelene kadar 15-20 dk pişirin.
Bir süre dinlendirdiğiniz yemeği servis kabına alın, üzerine taze nane yaprakları ekleyip sunun.
Afiyet olsun!
17
Şub
Posted by hanemdepisenler in kahvaltı, sebze yemekleri. Tagged: brokoli mücver, brokoli pankek, brunch tarifleri, hafif pankekler, kahvaltı için değişik pankekler, pankek, sağlıklı kahvaltı tarfileri, sebzeli pankek. 2 yorum

Hafta sonu kahvaltılarında hem sağlıklı hem de göze ve damağa hitap eden değişik bir pankek yapmak isterseniz çok güzel bir tarifimiz var bugün. Brokoli sevmeyen yaramazlar da severek yiyecekler inanın.
Malzemeler :
– 1 kase haşlanmış veya buharda pişmiş brokoli
– 1 adet haşlanmış veya buharda pişmiş kırmızı biber
– 1 adet yumurta
– 1 bardak süt
– 2 yemek kaşığı yoğurt
– bir kaç damla limon suyu
– 1 bardak un
– 1 çay kaşığı karbonat
– 1 çay kaşığı kabartma tozu
– 1 çay kaşığı tuz
– 2 yemek kaşığı zeytinyağı
– taze çekilmiş karabiber

Sebzeleri dilerseniz buharda, dilerseniz haşlayarak pişirin. Brokolileri ufak parçalara ayırın. Kırmızı biberi tavla zarı büyüklüğünde doğrayın. Bir karıştırma kabında bardak sütü 2 kaşık yoğurt ile iyice karıştırın, limon suyunu ilave edin. Diğer tarafta kuru malzemeleri; un, kabartma tozu, karbonat, karabiber ve tuzu harmanlayın. Sütlü karışıma bir yumurtayı kırın, hafifçe çırpın. Çok fazla çırpmaya gerek yok, sadece karışsın yeter. 2 yemek kaşığı zeytinyağını da ekledikten sonra unu kaşık kaşık ekleyerek karıştırın. Yine çırpmadan sadece bir spatula veya kaşık ile yedirin. Boza kıvamına gelen karışıma sebzeleri de ekleyin.
Bir yapışmaz tavayı veya döküm tavayı iyice kızdırın. Çok az zeytinyağı ile yağlayın. Karışımdan kepçe ile tavaya bir miktar dökün ve yayın. Bir kaç dakika orta ateşte hamurun üstünde gözenekler oluşana kadar pişirin. Bir spatula ile ters yüz ederek diğer tarafını da kızarana kadar pişirin. Pişen pankekleri servis tabağına alın. Tüm hamuru pişirdikten sonra sıcak sıcak servis edin.

Ben pazar gününün geç kahvaltısı için yaptım ama dilerseniz herhangi bir öğünde başlangıç yada tek başına bir tabak bile olabilir. Hem sağlıklı, hem besleyici hem lezzetli daha ne olsun dimi 🙂
Afiyet olsun!