Posts Tagged ‘ramazan tarifleri’

Evde Ramazan pidesi ve aromatik fırın domates


ramazan iftariyelikler

 

Uzuuuun bir aradan sonra buradayım tekrar. Aile büyüğümüzün kaybı nedeniyle epey bir süre canım yazmayı istemedi. Sayfamı ihmal ettiğim düşüncesi hep kafamın içinde beni rahatsız etse de elim gitmedi. Yeni yeni tekrar bu enerjiyi ve arzuyu yakaladığımı hissediyorum. Eğer bekletmiş olduklarım varsa hepinizden af diliyorum ve elimden geldiğince çok tarifle arayı kapatmaya çalışacağım diyorum.

Tekrar Ramazan’a kavuştuk, inşallah daha pek çoklarını sağlıkla yaşarız. Ramazan benim için pek çoklarınızın olduğu gibi pidesiyle özleşmiştir. Pidesiz bir Ramazan sofrasını düşünemiyorum. Beyaz ekmeği hemen hemen beslenmemizden çıkarmış olsak da Ramazan pidesine gelince tüm kurallar unutuluyor benim için. Çocukluğumda iftara dakikalar kala evin yakınındaki fırında sıcak pide sırası beklediğim anlar hala taze zihnimde. Fırından çıkmış sıcacık pidenin elimi yakan sıcaklığına katlanmaya çalışarak koşa koşa eve gitmek, iftar sofrasına yetiştirmek, sıcak pideden koparılan bir çimdik bizim neslin ortak hatıralarıdır sanırım.

ramazan pidesi

Şimdilerde evin çok yakınında bir fırın olmadığı için fırından yeni çıkmış bir pideyi iftara yetiştirmek mümkün olmuyor ne yazık ki. Taze ama soğuk pidelerle idare ediyoruz. Şef Arda Türkmen’in La Cucina Italiana dergisinde yazdığı Ramazan pidesi tarifini görünce hemen denemek istedim. Mayalanma ve pişme süresini ayarlayınca tam vaktinde iftara sıcak sıcak pidemiz yetişti 🙂 Mutlu ve tatmin olmuş ben 🙂

Bu pideyi başka yemeklerin gölgelemesini istemediğim için yanına çok sade bir şeyler eşlik etsin istedim. Elimin altında olan güzel malzemelerle bir fırın domates yaptım. Yumuşacık ve sıcak pidemi domatesin sularına ve aromatik zeytinyağına batırdığımda hımmm harikaydı. Tariflere gelecek olursak oldukça kolay hepsi:

Ramazan Pidesi : 4 adet pide için

– 1 kg un

– 600 -650 ml su

– 100 ml sıvı yağ

– 16 gr instant  maya

– 25 gr tuz

– 75 gr toz şeker

üstü için:

– 1 yumurta sarısı

– 1 yemek kaşığı sıvı yağ

– 1 yemek kaşığı yoğurt

– susam ve çörek otu

Aromatik fırın domates :

– 2 adet Çanakkale domates

– erimeyen bir cins peynir (ben evde olan süzme beyaz peynir kullandım, sizin elinizde hangisi varsa onu kullanın)

– bir kaç diş sarımsak

– taze biberiye

– deniz tuzu

– taze çekilmiş karabiber

– sızma zeytinyağı

– fesleğen pesto sosu

– taze fesleğen yaprakları

Pide hamuru için tüm malzemeleri teraziyle ölçerek hazırlayın. Kıavamı tutturmak için bu önemli maalesef. Ben tarifi birebir uyguladım ve başarılı oldum. Eğer tezgah tipi mikseriniz varsa onunla yoksa elinizle yoğurun. Oldukça yumuşak bir hamur olacak ama sakın ilave un eklemeyin. Güzelce yoğurulmuş hamurunuzu hafifçe yağlanmış geniş bir kaba alın. Kabın üzerini streç filme kapatın, sakin bir ortamda mayalanmaya bırakın. Bu sıcak havalarda bir saat olmadan hamurumuz iki katına kabarmış oluyor. Hamuru dört eşit parçaya bölün, bolca unladığınız tezgahta elinizle hamura şekil verin. İçine pişirme kağıdı serdiğiniz fırın tepsisine alın. Parmaklarınızı hamura batırarak fazla havasını alın, pide şekli verin. Tepsi mayası için 15 dk bekleyin, tekrar kabardığını göreceksiniz. Hamurun üzerine bir kapta karıştırdığınız yumurta sarısı, sıvı yağ ve yoğurt karışımını firçayla sürün. Önceden 200 dereceye ısıtılmış fırında 20 -25 dk altın sarısı kızarana kadar pişirin. Fırından alıp 10 dk dinlendirdikten sonra servis yapabilirsiniz.

aromatik fırın domates

 

Aromatik otlu domateslere gelince; domatesleri 1 cm kalınlığında dilimleyin, fırın kabına yerleştirin. Üzerine taze çekilmiş karabiber ve az tuz serpin. Bir kaç diş sarımsağı kabuğu ile çok az vurup kabuklu halde aralara atın. Bir kaç dal biberiye serpiştirin. Her bir domates dilimi için peynir dilimleri kesip üstlerine yerleştirin. Peynir olarak isterseniz iyi cins bir Ezine peyniri veya keçi peyniri kullanabilirsiniz. Üzerine gönlünüze göre sızma zeytinyağı gezdirin ve fırına verin. 20 dk kızgın fırında domatesler hafifçe yumuşayıp peynir azıcık renk alana kadar pişirin. Bu arada ısınan zeytinyağı ve domatesler koyduğumuz bütün aromatik tatları içine çekecek ve nefis bir tat oluşacak. Fırından aldıktan sonra her bir dilimin üzerine bir tatlı kaşığı pesto sos koyun, taze fesleğen yaprakları serpiştirin. İşte nefis bir sıcak başlangıç tabağı hazır, yanında fırından yeni çıkmış pide ile bence çok lezzetli.

pide ve domates

Fesleğen pesto sosu marketten hazır alabileceğiniz gibi dilerseniz hızlıca kendiniz de hazırlayabilirsiniz. Hemen tüketilecek bir fesleğen pesto için bir mutfak robotunun içine bir demet fesleğen yaprağını koyun. üzerine 2 yemek kaşığı dolmalık fıstık, bir diş sarımasak, 2 yemek kaşığı parmesan peyniri rendesi ekleyin. Az tuz ve karabiber de ekledikten sonra robotu çalıştırın. Tüm malzemeler ezilirken robotun haznesinden azar azar sızma zeytinyağı koymaya başlayın. Karışım bir sos yumuşaklığına geldiğinde kullanacağınız pestonuz hazır. Çok da zor değil, değil mi? Yeter ki malzemeler el altında olsun. Fesleğen pesto makarnalarda, sebzelerde ve salatalarda eklendiği yemeği bir üst seviyeye taşıyan bir lezzet, denemeye değer doğrusu.

Afiyet olsun!

fırın domates ve ramazan pidesi

 

 

Sakızlı muhallebili güllaç


Koskoca bir Ramazan ayı geldi ve gidiyor inşallah tekrar kavuşmak ümidiyle.

Bu ayda kendimizce hep yapmayı sevdiğimiz yemekler vardır sadece senenin bu zamanında yaptığımız. Güllaç da bunlardan biri. Her yerde pek çok tarifi mevcut aslında o nedenle en sevdiğim klasik gül sulu, cevizli güllaç tarifini yazmadım bugüne dek. Oysa Ramazanda haftada bir mutlaka güllaç yaparım, o tepsinin de en az iki gün yendiğini düşünecek olursak hemen hemen dolapta hep vardır.  Mevsim dolayısıyla nar olmaması da buna bir etken, bence üzerine serpiştirilmiş nar çok çok yakışıyor, olmayınca eksikmiş gibi geliyor bana, tadı yarım kalıyor. Başka mayhoşluklarla yerini doldurmaya çalıştım. Vişne kullandım zaman zaman, son olarak da çilekle denedim çok hoşumuza gitti. Arasında da sakızlı muhallebi koydum, klasik güllaçtan oldukça farklı bir lezzet elde ettim.

Sakızlı muhallebili güllaç

Malzemeler :

–          6 yaprak güllaç

–          1 litre süt

–          1 su bardağı toz şeker

–          ½ su bardağı su

Muhallebisi için :

–          ½ litre süt

–          ½ su bardağı toz şeker

–          1,5 yemek kaşığı tepeleme un

–          1,5 yemek kaşığı tepeleme mısır nişastası

–          3 parça damla sakızı

Üstü ve arası için:

–          300 gr çilek (bir kısmı üzerine konmak üzere ayrılacak)

–          Yarım kase dövülmüş ceviz

 

Önce muhallebi hazırlanır. Bunun için bir sos tenceresine un, nişasta ve toz şeker konur. Kuru malzemeler bir çırpıcı ile birbirine iyice karıştırılır. Damla sakızı havanda iyice dövülerek malzemelere eklenir.

Ardından süt yavaş yavaş eklenerek karıştırılmaya devam edilir. Bu şekilde sütü dökmeden önce un ve nişasta şekerle iyice karışmış olursa sütü eklerken hiç topaklanma olmaz. Sos tenceresi ocağa alınır, orta ateşte devamlı karıştırılarak muhallebi kıvamına gelene kadar pişirilir. Ocaktan alınıp arada karıştırılarak soğumaya bırakılır.

Güllaç için bir litre süt bir tencereye alınır. Kaynama derecesine kadar ısıtılır, içine bir su bardağı (200 ml lik normal su bardağı ölçüsü) toz şeker eklenir. Eriyene kadar karıştırılır. Sıcak sütün içine yarım bardak su ilave edilir.

Tatlıyı yapacağımız servis tabağının boyutuna göre güllaç yapraklarını parçalayarak teker teker yerleştirilir. Her katta üzerine sıcak sütlü karışımdan kepçe ile dökerek ıslatılır.

Üç yaprak güllaç bu şekilde yerleştirildikten sonra üzerine soğumuş sakızlı muhallebi dökülür ve eşit kalınlıkta yayılır. Ayıklanıp ufak parçalara kesilmiş çilekler muhallebinin üzerine serpiştirilir.

Kalan güllaç yaprakları yine tepsi boyutuna göre parçalanır. Bu defa bir maşa yardımıyla sıcak sütün içine batırılarak yumuşatılır ve muhallebili katmanın üzerine yerleştirilir. (sıcak sütü direk olarak muhallebinin üzerine döküp sulandırmak istemediğim için bu şekilde yaptım.)

Kalan üç yaprak güllacı bu şekilde yerleştirdikten sonra artan süt en üste kepçe ile dökülür, güllaç yapraklarının emmesi sağlanır.

Güllacın üzeri dövülmüş ceviz (dilerseniz dövülmüş Antep fıstığı) ve çileklerle süslenir.

En az bir saat dinlenip soğutulduktan sonra dilimlere bölünerek servis yapılır.

Bence iyi bir güllacın püf noktası bol süt kullanılması ve yaprakları ıslatırken sütün neredeyse kaynara yakın sıcaklıkta olmasıdır. Aksi takdirde yapraklar gerektiği gibi yumuşamayacak ve sütü ememeyecektir. Biz muhallebili güllacı sevdik size de tavsiye ederiz.

Afiyet olsun!