Posts Tagged ‘kahvaltı’

Haftasonu için değişik brunch alternatifleri


pastırmalı yumurtalı kumpir

quesilada

Tatiller bitti, evlere dönüldü, okullar açıldı. Ortam değişikliklerine adapte olmakta zorlanan evdeki genç için hafta sonunu biraz renklendirecek geç kahvaltı- öğle yemeği alternatifleri arayışına girdim son günlerde. Değişik tatlara meraklı delikanlı için iki yeni tarif denedim ve oldukça beğenildi. Ben de hemen sizlerle paylaşmak istedim, belki bu hafta sonu yaparsınız.

Tariflerimiz oldukça basit, biri kumpir patates içinde pastırmalı yumurta, diğeri de hazır dürüm ekmekleri ile yapabileceğiniz elmalı, soğanlı ve peynirli bir kıtır gözleme tarzı bir tarif. Tarifin orjinali Meksika mutfağında pek çok çeşidi yapılan Quesadilla’ya dayanıyor. İki taco ekmeği (bizdeki dürüm ekmeği benzeri) arasına eriyen bir cins peynir ile birlikte konan çeşitli malzemelerin tavada altlı üstü gözleme gibi pişirilmesiyle hazırlanıyor. İki tarafı da güzelce kızarıp içindeki peynir eridiğinde üçgen parçalara kesilerek servis ediliyor. Oldukça pratik ve lezzetli, dilediğiniz malzemeyi kullanabilirsiniz içinde. Ben geçen hafta sonu brunch için elmalı ve soğanlı bir iç hazırladım. Hemen itiraz etmeyin, ekşi elmalar, tatlı kırmızı soğan, nefis gouda peyniri ve taze kekik pişince nefis bir birliktelik oluşturuyor.

Sırasıyla tariflere başlayalım; önce bize en yakın lezzete sahip “Pastırmalı yumurtalı kumpir patates

Malzemeler :

– 4 adet iri patates

– Yağlı kağıt

– Alüminyum folyo

– Tereyağı

– Eski kaşar peyniri rendesi

– 4 dilim pastırma

– 4 adet yumurta

Patatesleri fırçayla çok iyi yıkayın, kurulayın. Patatesleri resimde görüldüğü gibi önce yağlı kağıda, sonra alüminyum folyoya sarıp sıkıca paket yapın. Patateslerin pişerken doğrudan alüminyuma dokunmaması için önce yağlı kağıda sarıyoruz. 180 – 200 derece fırında 60 dk kadar pişirin. İnce bir bıçak veya tahta şiş yardımıyla pişip pişmediklerini kontrol edin, hala sertse biraz daha pişirin.

kumpir hazırlık

Pişen patateslerin üstünden bıçakla bir kapak kesin. Patatesin içini bir kaşıkla dikkatlice çıkarın. İç patatesleri istediğiniz kadar tereyağı ve peynir rendesi ile karıştırın, tuz ve karabiber ile tatlandırın. Lezzetlendirilmiş harcı patatesin içine sıkıştırarak yerleştirin. Fazla gelirse koymayın, yumurta için yer ayırın. Pastırmayı ufak parçalara bölün patatesin içine koyun. En üste bir yumurtayı kırın, birazıcık tereyağı ekleyin.

kumpir yumurtalı pastırmalı

180 derece fırına verin, yumurta beyazı tamamen pişene kadar 15 dk pişirin. Üstüne peynir rendeleyerek servis yapın.

pastırmalı kumpir

 

Nefis Pastırmalı kumpir yumurtamız hazır, şimdi ikinci tarife geçebiliriz;

Elmalı Gouda Peynirli Quesadilla

Malzemeler :

– 4 adet dürüm

– 2 elma

– 1 kırmızı soğan

– 100 gr gouda peyniri

– 1 yemek kaşığı tereyağı

Bu tarifte çift taraflı balık tavasını kullanmak bana çok büyük kolaylık sağladı. Adı balık tavası ama ben sadece bu tür işler için kullanıyorum. Size de tavsiye ederim. Soğanı ince piyazlık doğrayın, tereyağının bir kısmı ile tavada karamelize olana kadar kavurun. Elmaları soyun ince dilimler halinde kesin. Peyniri rendeleyin, kekiği ince doğrayın. Tavayı çift taraflı yağlayın.

elmalı quesilada malzemeler

Tavaya bir dürüm ekmeğini koyun. Üzerine karamelize olmuş soğanların yarısını yayın. Soğanların üzerine elmaların yarısını dizin. Onların üstüne de peynir rendesinin yarısını koyun, taze kekik serpin. Malzemelerin üstüne ikinci dürümü kapatın. Tavanın kapağını kapatıp orta-kısık ateşte ocağa koyun.

quesilada yapım aşama

 

Dürümün altı kızarınca alt üst edip diğer tarafını da pişirin. Kalan malzemelerle ikinci quesadillayı da hazırlayıp pişirin. Pizza bıçağı veya keskin bir bıçakla üçgen parçalara kesip servis edin.

elmalı gouda peynirli quesilada

Altı üstü kıtır kıtır kızarmış, ama içi nefis pişmiş karamelize soğan, yumuşacık elma ve ermiş çok lezzetli peynirle dolu bu yeni lezzet inanın sizi çok mutlu edecek.

Afiyet olsun!

Hafta sonu kahvaltısı


Günlük hayatın koşuşturmacası içinde keyifli bir kahvaltı sofrasını ancak hafta sonları yaşabiliyoruz hepiniz gibi. Basit ama birkaç farklı tabakla gözleri ve mideleri doyurmaya çalışıyorum. Genelde geç vakit yenen hafta sonu kahvaltıları daha çok  “brunch”a dönüşüyor. Öğle yemeği yerine geçecek alternatiflerin de bulunması iyi oluyor. Hem zamandan hem efordan kazanıyorum böylece:)

Bu hafta sonu neler yaptım peki;

SEBZELİ OMLET

Önce bir sebzeli omlet hazırladım dolaptaki sebzeleri kullanarak. Biraz İtalyanların “frittata” sına benzer bir şey oldu. Tarif edilmeyecek kadar basit ve herkesin evinde farklı malzemelerle yaptığı şekilde bir omlet aslında. Yine de anlatacak olursam bilmeyenler için;

Kullandığım malzemeler;

–          1 kase brokoli

–          1 ufak kuru soğan

–          1 kırmızı biber

–          1 çarliston biber

–          1 sivri biber

–          1 diş sarımsak

–          1 ufak havuç

–          1 ufak patates

–          3 kaşık zeytinyağı

–          Tuz, karabiber, pul biber

–          Üzeri için 50 gr kaşar peyniri

–          4 yumurta

Öncelikle sebzeleri hazırladım. Yıkanmış ayıklanmış tüm sebzeleri brokoli hariç tavla zarı büyüklüğünde doğradım. Brokolileri elimle ufak çiçeklere ayırdım. Sapı fırına girebilecek bir tavaya zeytinyağını koydum. Yağ ısınınca ilk olarak havuçları koydum, birkaç dakika piştikten sonra patatesleri ilave ettim. Onlar da bir süre sotelenince soğan ve sarımsağı, ardından da biberleri ekledim. Sebzeler bir süre pişip yumuşayınca brokolileri ilave ettim. Tuzunu, karabiberini ve pul biberini koyup tatlandırdım. Kısık ateşte bir süre pişirdim. Sebzeler istediğiniz kıvama gelince (ben diri seviyorum) başka bir kapta kırıp hafifçe çırptığımız yumurtaları sebzelerin üzerine döktüm. Kısık ateşte pişmeye bıraktım. Alt kısımdan pişip hala üst kısmı sulu iken üzerine kaşar peyniri rendesini serptim ve önceden ısıtılmış 200 derece fırına koydum. Burada da 10 dk kadar piştikten sonra servis tabağına aldım, üçgen dilimleyerek servis yaptım. Hafif acılı ve diri sebzeler, yumuşak yumurta ve peynir harika bir uyum içindeydi.

Eğer omleti fırına koymak istemezseniz veya sapı uygun bir tavanız yoksa omletin alt kısmı piştikten sonra tava genişliğinde düz bir tabak yardımıyla omleti ters yüz edip üst kısmı tavanın altına gelecek şekilde tekrar tavaya kaydırıp pişirmek de mümkün. Bu durumda peyniri yumurtanın içine koymak uygun olur.

PANKEK

İkinci tabak kahvaltıya biraz tatlı alternatif yaratmak için yaptığım pankeklerdi. Sabahları Emre’nin en sevdiği kahvaltı cinsi aslında bu tip tatlı yiyecekler. Üzerine genellikle bal, evde bulunan muhtelif reçeller kimi zaman da nutella koyar. Bu defa tadına bakmak için alınmış mevsimin ilk karadutlarından acele bir şekilde yaptığım reçelden sulu kompostadan koyu bir sos kullandım. Hoş bir birliktelik oldu. Zaten karadut reçeli en sevdiğim reçellerden biridir. Pankek tarifimize gelirsek oldukça az bir malzemeyle 4 kişi için yetecek 8-10 adet yumuşacık ipek gibi pankekler yapabildiğimiz bir karışım. Miktarları akılda tutması da kolay;

Malzemeler;

–          1 adet orta boy yumurta

–          1 cup un (240 ml lik bir bardak)

–          1 cup süt (240 ml lik bir bardak)

–          50 gr eritilmiş tereyağı veya sıvıyağ

–          1 tatlı kaşığı kabartma tozu

–          1.5 yemek kaşığı şeker

–          Bir çimdik tuz

–          ayrıca tavayı yağlamak için bir miktar yağ

Derin bir kaba elenmiş unu, şekeri, kabartma tozunu ve tuzu koydum. Karışmaları için el çırpma teli ile havalandırdım. Ortasına çukur açtım. Sıvı malzemeleri, sütü, yağı ve yumurtayı içine koydum. Çırpma teli ile ortadan başlayarak tüm malzemeleri bir birine yedirdim. Boza kıvamında bir karışım oldu. Krep tavasını ocakta ısınmaya bıraktım. Hafifçe yağladım. Karışımdan ufak bir kepçe ile alıp tavanın ortasına döktüm. Karışım birkaç dakika böyle pişti. Üzeri göz göz olunca spatula ile çevirdim ve diğer tarafı da pişti. İkinci yüz çok daha çabuk pişiyor. Ateş ayarını çok iyi yapmak gerekiyor. Ne çok harlı ne de çok kısık bir ateş olmalı. Kendi ocağınızın performansına göre ayarlamayı yapmalısınız. İlk pankek pişerken çok iyi olmasa da diğerlerinde ayarlamak daha kolay oluyor. Ne çok kızarmış ne de içi pişmemiş pankeklerimiz olmasını istemeyiz. Hepsi piştikten sonra sıcak sıcak tercihen üzerine bir parça tereyağı ve istediğiniz bir tür reçel veya bal ile servis yapmanızı öneririm. Bu sade tarife başka malzemeler ekleyerek çeşitlendirmek mümkün. Ufak kesilmiş kuru meyveler, taze meyveler, çikolata parçaları veya tuzlu yapmak istersek şeker koymayıp taze otlar eklemek de farklı alternatifler yaratabilir. Keyfinize ve arzunuza kalmış.

 

GİRİT KÖY PİDESİ

Bizim evdeki “brunch” ın son tabağı da kayınvalidemin eski bir tarifi olan Girit mutfağından ıspanaklı köy pidesiydi. Bu pideler yağda kızartılıyor ama fırında pişirmek de mümkün. Fakat hamurun içinde yağ olduğu için kızartılsa bile içine ekstra yağ çekmiyor. Sene de bir iki defa yapıyoruz, o zaman da usulüne göre yapmayı tercih ediyoruz. Nasıl yapılıyor;

Malzemeler;

–          1 ufak çay bardağı zeytinyağı

–          3/4 ufak çay bardağı su

–          1 yumurta

–          3 yemek kaşığı yoğurt

–          Bir tatlı kaşığı kaşığı tuz

–          Bir çay kaşığı karbonat

–          1 yemek kaşığı sirke

–          Aldığı kadar un

–          İçi için bir demet ıspanak, yarım kuru soğan yemeklik doğranmış

Un hariç tüm malzemeleri bir kapta bir araya getirip hafifçe çırptım çatalla. Üzerine yavaş yavaş un ekleyerek kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde ettim. İyice yoğurup elastik ve pürüzsüz bir hamur elde etmek lazım. Önceden yıkanmış ve bir kaşık zeytinyağında soğanla kavrulup pişmiş ıspanakları bir kaba aldım. Hamuru cevizden büyük, yumurtadan küçük parçalar halinde yuvarlak bezelere ayırdım. 14 adet beze çıktı bende. Her bir yuvarlağı avuç içinde çay tabağı genişliğinde elimle açtım. Ortasına ıspanaktan bir kaşık koydum. Kenarlarını ortaya toplayarak kapattım, yuvarlak bir şekil verdim. Pideleri orta ateşte ısınmış zeytinyağında arkalı önlü kızarttım. Pideler kalın olduğundan hamurunun iyice pişmesi için kızgın yağda pişirmemek lazım. Hızlı pişerse içi hamur kalabilir. Kızaran pideleri kağıt havlu üzerine çıkartıp fazla yağını aldıktan sonra sıcak sıcak servis yaptım.

Umarım tarifler hoşunuza gitmiştir, kahvaltılarınıza alternatifler getirmiştir.

Afiyet olsun!