Kabaklı sebze yemeklerini seviyoruz. Yazın musakka da çok sevdiğimiz yemeklerden biriydi hep. Dili geçmiş zaman kullanıyorum çünkü kızartılarak yapılan patlıcanlı musakka artık yağ kontenjanı nedeniyle listeden çıkmış durumda malesef. Tadı hep damağımızda kalsa da senede birden fazla yapmıyorum neredeyse.
Bu kabaklı versiyon musakkayı ise hiç kızartmadan fırında yaptım. Üzerine de Yunanlıların patlıcan musakka üzerine yaptıkları gibi koyu bir beşamel sos ekledim. Adına ister musakka deyin ister hamursuz kabak lazanya tadı müthiş oldu. Fırından çıkar çıkmaz sofrada beni bekleyen ahali nedeniyle çok sıcak halde servis tabağına alıp resimlediğim yemek biraz dağınık gözüktü kusura bakmayın. Eğer siz bir yarım saat dinlendirmeyi başarabilirseniz servis yapmadan önce, daha düzgün bir görünümü olacaktır tabakta.
Ölçü vermek çok da gerekli değil belki bu yemekte, siz malzemenize göre ayarlarsınız ama yine de ben bu defa kullandığım miktarları vereyim.
Malzemeler :
– 4 adet taze diri kabak
– 250 gr yağsız dana kıyması
– 1 orta boy kuru soğan
– 2 diş sarımsak
– 2 adet iri domates
– 10 dal kadar maydanoz
– az zeytinyağı
Beşamel sos için :
– 500 ml süt
– 3 tepeleme yemek kaşığı un
– 3 yemek kaşığı zeytinyağı + 1 yemek kaşığı tereyağı
– dilediğiniz kadar eriyen bir peynir ( kaşar, dil veya tel peyniri)
– tuz, karabiber, muskat
Her zaman olduğu gibi kuru soğanı yemeklik olarak ince doğradım. Çok az zeytinyağı ile tavaya aldım ve soğanları bir tutam tuz ile birlikte yumuşayıp şeffaflaşana kadar orta ateşte pişirdim. Ardından kıymayı ilave edip iyice parçaladım, karabiber ilavesiyle pişmeye bıraktım. Kıyma yeteri kadar pişip kavrulmaya başladığında rendelediğim domatesleri ilave ettim. Domateslerle birlikte iki diş sarımsağı ince kıyıp ilave ettim. Domatesler suyunu çekene kadar pişirmeye devam ettim. Tadını kontrol ederek gerekli tuz ayarını yaptım. İnce kıydığım maydanozları ekleyerek karıştırdım, kenara aldım.
Kabakların kabuklarını ince kazıyarak temizledim, yıkadım. Her birini boyuna ince uzun dilimler halinde doğradım. Bir fırın tepsinin içini az zeytinyağı ile yağladım. Ben büyük boy kare borcamı kullandım, kabaklarıma ölçüsü tamam geldi. Tepsinin dibine boşluk bırakmayacak şekilde kabak dilimlerini yan yana tek sıra dizdim. Üzerine kıymalı karışımın yarısını yaydım. Tekrar bir sıra kabak dizdim, üzerine kalan kıymalı sosun tamamını yaydım, hiç ilave su koymadım.Kabın üstünü alimünyum folyo ile kapatıp 250 dereceye ısınmış fırına verdim. 30 dk kadar bu şekilde pişirdim.
Kabaklar fırında pişerken beşamel sos için başka bir tavaya zeytinyağı ve tereyağını aldım, orta ateşte erittim. İçine unu ekleyip kavurmaya başladım. Unun rengi dönmeden kokusu çıkana kadar kavurdum. Sütün tamamını bir kerede unun üzerine dökerek hızlıca karıştırdım. Beşamel sosun pürüzsüz olması için püf noktalarından biridir bu, rahmetli Cemal Türkan ustadan öğrendiğim. Azar azar sütü ilave ederseniz süt hemen ısınacağı için unla birleşip topaklaşacaktır. Oysa soğuk sütün tamamını bir kerede tavaya boşaltırsanız süt tavanın ısısını düşürecek, hemen pişmeye başlamayacaktır. Bu esnada bir spatula veya tel çırpıcı ile hızla karıştırırsanız sütün içinde kavrulmuş un çözünecek, eşit olarak dağılacaktır. Devamlı karıştırarak pişirmeye devam ettiğinizde pürüzsüz bir sosunuz olacaktır. Beşamel sos kaynadıktan sonra tuzunu, karabiberini ve muskat rendesini ekledim, tadını kontrol ettim. Ocaktan alıp didiklediğim tel peynirleri ekledim, karıştırarak erimesini sağladım.
30 dk sonra yemeği fırından çıkarıp üzerine beşamel sosu yaydım, sosla birlikte 15 dk kadar daha pişip üzeri kızarınca fırından aldım. Benim acelem vardı ama siz çıkardıktan sonra 15- 20 dk dinledirip öyle servis yaparsanız yanmadan ve dağılmadan yersiniz 🙂 Sonuçta çok lezzetli, kızartılmadığı için nispeten hafif ve sağlıklı, sebze ve proteinin dengeli olduğu bir tabak oldu.
Afiyet olsun!