Archive for Kasım 2012

İrmikli karnabahar çorbası


Soğuyan havalarla birlikte çorbalar yine masamızda ön sıralarda. Gerçi ben her mevsim çorba sevenlerdenim ama soğuk bir günde eve dönünce bir kase sıcak çorbadan daha cezbedici pek az şey vardır değil mi?

Bu çorba kavınvalidemden öğrendiğim eski bir tarif. Hem mevsimin gözde sebzesi karnabahardan yapılması hem de ne un ne yağ ne de krema içermeden lezzetlendirilmesi ona ayrı bir güzellik katıyor. Az malzeme ve az işlemle sade bir lezzeti tatmak isterseniz denemenizi tavsiye ederim. İsterseniz eskiden yapıldığı gibi üzerine bir tutam tarçın serpin ya da istemezseniz tereyağında kızdırılmış toz kırmızı biber. Ben orjinaline uygun olarak yağsız sadece tarçınla servis yaptım.

Malzemeler;

– bir büyükçe çiçek karnabahar parçası ( 200 gr kadar)

– yarım çay bardağı irmik

– 2 su bardağı et suyu

– 2 su bardağı su

– 1 su bardağı süt

– tuz, karabiber

Yıkanmış karnabaharı elinizle ufak parçalara ayırın yada küp küp  kesin. İki bardak su ile orta ateşte yumuşayana kadar pişirin. Bu aşamada eğer karnabaharın gazından rahatsız oluyorsanız suyunu süzün ve atın. Ben rahatsız olmadığım için ve vitamin kaybı olmasını istemediğim için dökmüyorum. Eğer döktüyseniz 2 bardak sıcak su ilave edin. Ardından et suyu ve sütü de ekleyin. Tekrar kaynamaya başladıktan sonra içine irmiği ilave edin. Ateşi kısıp irmikler iyice şişip çorbayı koyulaştırana kadar 10 dk kadar kaynatın. Çorbanın tuzunu ve çok az karabiberini ekleyip tatlandırın.

Üzerine istersiz tarçın, isterseniz tereyağlı kırmızı biber ekleyerek servis edin, pişman olmayacaksınız 🙂

Afiyet olsun!

Pastırmalı, sebzeli lazanya


Arayı çeşitli sebeplerle uzattıkça yeniden yazmak zorlaşıyor. Araya giren yeniden öğrenci olma halleri zamanımı epeyce çalıyor ama çok da zevkli bir yandan. Yemeklerimi, tariflerimi daha lezzetli kılmak adına yaptığım öğrencilik beni geliştiriyor. Gerçi bu çalışmalarım sırasında yaptıklarımı henüz paylaşamadım sizlerle ama önümüzdeki zamanlarda etkileri mutlaka görülecek.

Bu arada daha önce yaptığım bir lazanyayı paylaşmak istiyorum bugün. Ev ahalisinin hafta sonu menülerinde görmeyi çok sevdiği hamur işi ve makarna türevlerinden en favorileri her türlüsüyle lazanya oluyor çoğunlukla. En klasiğinden bol domates, kıyma ve peynir soslusu hepsini kendinden geçirip zevkle doyuruyor ve mutlu ediyor. Amerikalıların “comford food” dedikleri, rahatlatan, mutlu eden yiyecekler kategorisinden hiç kuşkusuz.

Bu defa evin beyinin isteği üzerine sebzeli ve pastırmalı denedim ve bayıldılar. Yola çıkış noktamız kışın yapmayı çok sevdiğimiz üç renkli rulo böreğimizdi. Bir katına ıspanak, bir katına havuç, bir katına da pastırma dizip hepsini kocaman bir rulo haline getirip fırında pişirilen ve dilim dilim keserek servis ettiğimiz bu böreği bir de lazanyada deneyelim dedik. Sonuç son derece başarılıydı.

Nasıl yaptım derseniz aslında hep bildik malzemeler ve hazırlama yöntemleri ama ben yine de ilk kez bu tip bir yemek yapmaya çalışacak kişiler için tek tek anlatayım;

Malzemeler:

–          1 paket hazır lazanya (haşlanmaya gerek olmayan türü)

–          150 gr ince kesilmiş pastırma

–          500 gr ıspanak

–          1 küçük soğan

–          4 havuç

–          2 diş sarımsak

–          zeytinyağı

–          1 litre süt

–          6 kaşık tepeleme un

–          100 gr tereyağı

–          250 gr taze kaşar peyniri rendesi

–          50 gr rende parmesan peyniri

–          Tuz, karabiber, muskat

Ayıklanmış, yıkanmış ıspanağı ince ince kıydım. Yine ince yemeklik doğranmış bir soğanı birkaç kaşık zeytinyağı ile orta ateşte yumuşayana kadar kavurdum. Ardından ıspanakları ilave edip harlı ateşte ıspanaklar sönene ve suyunu çekene kadar kavurdum. Tuzunu, karabiberini ayarladım ve soğuması için bir kaba aldım. Daha sonra havuçları temizleyip rendeledim.bir tavada birkaç kaşık zeytinyağında ince kıyılmış sarımsaklarla birlikte kavurdum. Tuzunu, karabiberini ekledim ve soğuması için onu da bir kaba aldım.

Beşamel sos için bir sos tenceresinde tereyağını erittim, içine unu ilave edip kokusu gidene kadar orta ateşte kavurdum. Sütünü ilave edip pürüzsüz olana kadar çırparak pişirdim. Tuz, karabiber ve muskat rendesi ilave ederek tatlandırdım.

Bütün malzemeler el altında hazır olunca büyük boy kare borcam tepsinin dibine bir kepçe beşamel sos yaydım. Sosun üzerine bir sıra lazanya dizdim.

Tekrar üzerine bir kepçe sos yaydıktan sonra kavrulmuş ıspanağın üçte yarısını koydum. Her tarafa eşit miktarda gelmesini dikkat ettim. Ispanağın da üzerine didiklediğim pastırmalardan serpiştirdim. Onun da üstüne kaşar peyniri rendesi ve azıcık parmesan serptim.

Tekrar lazanya hamurlarını dizip yine ince bir kat beşamel sos yaydım. Bu defa kavrulmuş havuçların yarısını serpiştirdim sosun üstüne.

Yine pastırma parçaları ve peynir rendesi koyduktan sonra aynı şekilde bir ıspanak bir havuç katı şeklinde devam ettim. En son kata sadece lazanya hamuru koydum ve üstüne kalan beşamel sosun tamamını döktüm. Kalan peynirlerin de tamamını serptikten sonra lazanya fırına girmeye hazırdı.

190 derece fırında tüm malzemeler bir arada kaynaşıp pişene ve üzeri nar gibi kızarana kadar 30-40 dk pişirdim.

Fırından çıkardıktan sonra 15 dk dinlendirip sonra dilimleyerek servis yaptım ama o bekleme süresi inanın çok uzun geldi 🙂  Tepsiden gelen kokulara dayanmak çok kolay değil 🙂  Farklı bir lazanya denemek isterseniz çekinmeden bunu yapın derim, pişman olmazsınız.

Afiyet olsun!

Baharatlı balkabağı tartı


Sonbaharın getirdiği güzellikleri bir bir mutfağıma sokmaya başladığımdan bu yana daha önce de bahsettiğim gibi balkabağı favorilerimden biri. Bu defa tatlı haliyle bizlerle.

Misafirlerinize klasik kabak tatlısı dışında farklı bir tatlı sunmak isterseniz bu tartı yada orijinal adıyla “pumkin pie” yapabilirsiniz. Balkabağına çok yakışan ceviz yerine bu kez birkaç baharatı bir arada kullanarak ona farklı bir lezzet kazandırıyoruz. Kışı anımsatan bu kokular ve tatlar ortaya tam bir sonbahar tatlısı çıkarıyor.

Biraz aşamalı da olsa aslında oldukça kolay bir tarif. Sadece biraz sabır ve zaman ile üç aşamada yapmamız gerekiyor. Mutfakta başka işlerle uğraşırken iyi bir planlama ile hiç farkına bile varmadan aradan çıkabilir, gözünüzü korkutmasın ne olur.

Malzemeler :

Balkabağı püresi için :

–          2 dilim ayıklanmış kabak

–          Yarım su bardağı toz şeker

–          Yarım bardak su

Tart hamuru için :  30 cm lik kalıp kullandım

–          2,5 su bardağı un

–          2 çorba kaşığı toz şeker

–          ½ çay kaşığı tuz

–          115 gr soğuk tereyağı (yarım paket kadar) küçük küp küp kesilmiş

–          1 yumurta hafifçe çırpılmış

–          2-3 yemek kaşığı buzlu su

İçi için :

–          Pişirdiğimiz kabak püresi

–          1 su bardağı toz şeker

–          ½ çay kaşığı tuz

–          1 çay kaşığı tarçın

–          ½ çay kaşığı toz zencefil

–          ¼ çay kaşığı dövülmüş karanfil

–          2 büyük yumurta (veya 3 küçük yumurta)

–          1,5 kutu krema (300 ml)

–          ½  kutu krema üzeri için

1.Aşama:

Bir tencereye ayıklanmış ve ufak parçalara ayrılmış kabakları, toz şekeri ve suyu koyun. Orta ateşte kabaklar yumuşayana ve tüm suyunu çekene kadar pişirin. Sıcakken bir patates ezici veya blender ile püre haline getirin, soğuması için bir kaba alıp bekletin.

2.Aşama:

Mutfak robotunun bıçağı takılı haznesine unu, toz şekeri ve tuzu koyun. Küçük küplere kesilmiş soğuk tereyağını ilave edin. Robotu kısa süreli çalıştırarak un ve yağın kum haline gelmesini sağlayın. Bir yumurtayı hafifçe çırpıp robotun haznesine ekleyin. Tekrar kısa süreli çalıştırıp yumurtanın karışmasını sağlayın. Hamur yeterince toplanmadıysa toplanana kadar kaşık kaşık soğuk su ilave edip robotu çalıştırmaya devam edin. Hamur toplanınca robotu durudurup hamuru mermer tazgaha alın. Elinizle tekerlek şekli verin. Streç filmle sarıp yarım saat buzdolabında dinlendirin. Daha sonra tekrar tezgaha alın. Altını ve üstünü hafifçe unlayarak merdane ile kalıp genişliğinde açın. Hamuru dikkatlice yağlanmış tart kalıbına aktarın, elinizle sıkıca yerleştirin, kenarlarını düzeltin. Yerleşmiş tart kalıbını tekrar buzdolabına kaldırın.

2. Aşama:

Bir karıştırma kabına kabak püresini alın. İçine krema, şeker, tuz ve baharatları ekleyip iyice karıştırın. Ayrı bir kapta yumurtaları hafifçe çırpın ve kabaklı karışıma ekleyin, iyice karışmasını sağlayın. Hazırlanmış olan balkabaklı karışımı buzdolabından aldığımız tart hamurunun içine dökün.

Tartı önce 220 derece ısıtılmış fırında 15 dk pişirin. Daha sonra sıcaklığı 175 dereye düşürüp 40-50 dk daha pişirmeye devam edin. Fırından aldıktan sonra 2 saat dinlendirin. Kalan yarım kutu kremayı çırpıp koyulaştırarak üzerini süsleyin, şimdi servise hazır 🙂

Harcadığınız zamana değecek bana güvenin, misafirlerinize hiç beklemedikleri farklı bir lezzet sunacaksınız. Önümüzdeki günlerde balkabaklı cheesecake sırada olacak umarım. Tüm amacım size farklı tatları ulaştırmak.

Afiyet olsun!

 

Sonbahar; küçük bir gezi


Yılın en sevdiğim zamanları ilkbahar ve sonbahardır. Birinde canlanan doğanın ilk filizleri ve pırıldayan ışıkları, diğerinde  düşen yaprakların hüznü ve solan ışıkların güzelliği… iki ayrı uç ama birbirinden güzel iki doğa hali…

Düşen yaprakların üzerinde uzun uzun yürünür…

küçük küçük köprülerden geçilir…

Temiz hava ve toprak kokusu bol bol içine çekilir….